Herkese merhaba arkadaşlar, ülkece büyük bir sınavdan geçiyoruz ama çalışmaya devam etmek zorundayız. Bayram tatilini Akyaka’da kamp yaparak geçirdik. Akyaka gerçekten konum itibariyle tam anlamıyla bombastik bir noktada yer alıyor. Bu nedenle rota yapmada çok zorlanacaksınız. Madem öyle ben de size Akyaka’da yapılacak aktivitelerden bahsedeyim. 🙂 Not almanızı kolaylaştırmak için yazının sonuna, 4 günlük rotayı madde madde yazdım. Yazıyı okuduktan sonra son bölümün ekran görüntüsünü ya da çıktısını alarak tatile gönül rahatlığıyla gidebilirsiniz. Haydi başlıyoruz! Her zamanki gibi okumaktan çok izlemeyi sevenler için videom burada.Eliniz değmişken abone olursanız havaya uçma garantim var. 🙂
AKYAKA'YA NASIL GİTMELİ?
Bu sorunun cevabı bence belli arkadaşlar. Akyaka dediğin yer Türkiye’nin aksiyon cenneti. Yok kite surfü, yok kampı derken Akyaka’ya en güzel araba ile gidilir. Arabanız yoksa Akyaka’dan araba kiralayın. Çünkü Akyaka öyle güzel bir konumda ki etrafında yapılacak çok güzel şeyler var ve yolda olmak resmen Allah’ın emri. O nedenle ben toplu taşımayı çok uygun bulmuyorum daha özgür olabilmek için Akyaka’da araba lazım. Kimi der ki ben otostop çekerim, otobüse binerim. Tamam o da olur, kişisel tercih meselesi ama aşağıda yazdıklarımı gördükten sonra siz de arabanın daha mantıklı bir seçim olacağına karar vereceksiniz. Ege’nin Aksiyon cenneti Akyaka rehberimize başlıyoruuuuuz! 🙂
AKYAKA'DA NE YAPILIR?
1. Azmak’ta Ayaklar Suya Sokularak Atıştırılır
Akyaka’ya adımınızı attınız. Artık Azmak Nehri sizin peşinizi hiç bırakmayacak. E ne yapacaksınız? Bi ayakları buz gibi suya sokup serinlemek lazım! O halde istikamet Azmak kıyısındaki restoranlar. Bizim tercihimiz Cafe De Keyf oldu! Fakat demiyorum ki burada tıka basa öğün yemeği yiyin. Çünkü lezzetin dibine varacağınız başka önerilerimiz var. Burada ufak bir gözleme, çay, portakal suyu içebilirsiniz. Bu arada yanınıza sürekli kazlar gelecek. Onları da beslemeyi unutmayın. Akşam yine otururken çay, bira keyfi yapabilirsiniz. Dikkat etmeniz gereken tek nokta ayakları suyun içinde olan masa ve sandalyeleri bulup hemen kapmak! 🙂 Biz her gittiğimizde boştu o masa, pek kimse bilmiyordu sanırım ama artık siz biliyorsunuz. 🙂
2. Azmak’ın Serin Sularına Kendini Bırak
Bu biraz gözünüze korkutucu gelebilir. Fakat unutmayın ki en güzel deneyimlerden birini yaşayacaksınız. Azmak su sıcaklığı 8 ile 12 derece arasında değişiyor yaz boyu, yani buz gibi. Siz de bizim gibi bana vız gelir diyenlerdenseniz, defalarca suya atlayanlardan olacaksınız belli ki. 🙂
Peki nereden girelim Akyaka’da Azmak’a? Azmak kenarında ayaklarını suya sokmuş kişiler göreceksiniz. Biraz yukarı tırmanarak kendinize uygun atlayacak bir yer bulun. Bırakın kendinizi suyun akışına. En son inmeniz gereken nokta ilk gördüğünüz ayaklarını suya sokan kişilerin bulunduğu nokta olsun. Sığ olduğu için kolaylıkla ayağınızı yere basıp kıyıya yürüyebilirsiniz. Oradan sonra akıntı iyice hızlanıyor, kapılıp denize kadar gitmeyin sonra. 🙂
3. KiteBeach
Akyaka’ya ilk 5-6 sene önce gittiğimizde tek amacımız Alaçatı’da öğrendiğimiz Kite Surf (Uçurtma Surf’ü)’u yapmaktı. Çünkü Akyaka Kite Surf’un dünyaca ünlü merkezlerinden bir tanesidir. Akyaka’da bulunan termal rüzgardan dolayı, havadaki rüzgara bağımlılığın oldukça azalıyor. Yani işi rüzgar istediğinde değilde, sen istediğinde yapabilme oranının bir tık artmış oluyor. Bu nedenle pek çok yerli, yabancı turist Akyaka’ya surf tatili yapmak için geliyor. Bu sebeple Akyaka’da akşamları oturup eğlenebileceğiniz ya da dans edebileceğiniz pek çok mekan bulunur. 🙂
4. Akçapınar’da Amazon Kano ve Tekne Turu
Akyaka’da tekne turunu Azmak’ta da yapabilirsiniz ama kısacık tekne turu sizi ne kadar tatmin eder bilemiyorum açıkçası. Azmak’ta yapacağınız tekne turu kişi başı 10 TL. Onun yerine 2. maddeyi yapın ve yüzün bence daha keyifli. 🙂 Fakat öyle bir tur var ki bunu yapmadan dönmek olmaz işte. 🙂
Akyaka merkeze çok yakın mesafedeki Akçapınar köyüne gidip, Amazon Kano turu yapmanızı şiddetle tavsiye ediyorum. Akçapınar köyü deyince uzak sanmayın. Kite Beach’e oldukça yakın. Bu nedenle etrafta çok kitecı görebilirsiniz. Gitmek hiç zor değil yani. Kanoya gelirsek, Sazlıkların arasında Akçapınar üzerinde kano yapmak inanılmaz ke-yif-li. Kişi başı fiyatı 40 TL. Fiyat gerçekten bir kano için yüksek fakat burada yaptığınız, kano turundan ziyade koca bir tur ve 1.5 – 2 saat sürüyor. Üstelik size bir de tekne eşlik ediyor. Çok uzak bir lokasyona gittiğiniz için tekne siz yorulduğunuzda kanonuzu çekiyor ve size de etrafı izlemek kalıyor. 🙂 Gel keyfim gel. Teknenin size eşlik etmesinin bir diğer güzel yanı ise kaptanın sürekli resim ve videolarınızı çekmesi oluyor. Bizim Youtube ve Instagram için baya iyi oldu tabii. 🙂 Yani siz bu turu hem kano hem de tekne turu olarak düşünebilirsiniz. Resimlerinizi bekliyorum. 🙂
5. Akçapınar Tostçusu 10 Numara
Akyaka’da Akçapınar köyüne gelmişken öğününüzü bu tostçuya göre ayarlayın kesinlikle. 🙂 Enfes bir ekmeğin içinde lezzetli bir sucuklu kaşarlı tost yediğinizi düşünün. Öfff ağzım sulandı yine evde durduk yere. Karnım acıktı! Neyse konuyu dağıtmıyorum. Ayrana geçiyorum. O köpüklü ayrandan 1 tane daha içmek için 1 tane daha tost söylemiş insanlarız. Kuru kuru ayran gitmez “ters” mantığıyla. 😀
6. Yuvarlakçay
Ben buranın doğasına hayran kaldım. Akyaka’dan 55 km uzaklıkta kahvaltı yapabileceğiniz, şalelerin suyuna atlayıp serinleyeceğiniz üstelik kahvaltı edip, çay içeceğiniz bir ortam. Ama en eğlencelisi kesinlikle şelalenin üzerindeki salıncaklarda sallanmak.
Yuvarlakçay’a gittiğinizde sıra sıra kahvaltı yapabileceğiniz tesisleri görüyorsunuz. Bunlardan en meşhuru Yeşil Vadi Restaurant. Bizim de tercihimiz ondan yana oldu ama sebeplerimiz vardı. Çekim yapacağımız için arka planı güzel olsun istedik. Bizimkinin de arka planında sarmaşıklar vardı yani güzel bir kare olacaktı, o sebepten dolayı gittik. En iyisi o mu? Bizce değil. (Bunu videoda çok uzatmamak için detaylı anlatamıyorum, sadece kahvaltının iyi olmadığını söylüyorum ama pusula blogunu okuyanlar neyse ki şanslı.) Çünkü serpme kahvaltı kişi başı 30 TL ve kahvaltı oh be iyi ki burada yedim dedirtmiyor kesinlikle. Hatta ne yazık ki ortalamanın altında. Neyse ki manzara güzeldi de kahvaltı kötü diye çok üzülmedik.
Siz hiç dert etmeyin, bunun yerine bizim gibi çekim derdiniz olmadığını varsayarsak, siz de yan yana tesisleri gezin, fiyatları sorun, yandakine geçin hangisini en çok beğendiyseniz ona oturun. Bizim daha çok beğendiğimiz sakin yerler vardı. Daha az popüler noktalara gittiğinizde salıncak sırası da beklemek zorunda kalmamak keyfinize keyif katacaktır. 🙂
7. Gizli Lezzet! Yörük Ali Gözlemecisi
Bunu bloglarda pek göremezsiniz arkadaşlar, bir takipçim sağolsun bizi buraya yönlendirdi ve iddia ediyorum, cidden doğru söylüyorum, hayatımdaki en güzel gözlemeyi yedim. Akbük koyuna götüreceğim sizi 8. maddede oraya gitmeden evvel yol üstünde oluyor bu gözlemeci. Google Maps’e yazarsanız çıkıyor karşınıza.
Adamlar gözlemede çığır açmış ve gözlemeyi fesleğen, domates ve kaşar eşliğinde yapıyorlar. Margarita Pizza’yı solda sıfır bırakacak utanmasa. Gerek sunum, gerek manzara, gerek lezzet hepsine kefiliz. Portakal suyu eşliğinde fesleğenli gözlemeden yerseniz, a pusula iyi önermiş diyeceksiniz kesinlikle. 🙂
8. Akbük Koyu
Bunu da bir önceki maddenin aksine herkes önerir ama iyi ki önerir. Su sıcaklığı optimum seviyede, berrak denizi olan bir koya gitmiş oluyorsunuz. Ortamda yan yana bir sürü şezlong ve tesis var. Tesislerin kiminde otopark yok ve otoparklar ücretli vs. Şezlong fiyatları kimi yerde 2 şezlong 1 şemsiye 40 TL. Biz tek tek hepsine fiyat sorduk, e tabi pusulaları da düşünüp fiyat – performans durumu en iyi olanı bulmak görevimiz. Koyun sonundaki Blue Parrot isimli yer 2 şezlong, 1 şemsiyeyi 25 TL‘ye veriyordu ve şezlongları güzeldi. Ücretsiz otoparkımızı da sağladı. Tamamdır dedik burası en iyisi dedik ve oturduk. Bu arada tuvaletleri de temizdi. Bu da baya önemli benim için. 🙂 Siz de tek tek hepsine fiyat sorup, içinize sinene oturabilirsiniz. 🙂 O kadar keyifli ki 6 saat oturmuşuz biz orada. 🙂
9. Gizli Şelale: Toparlar Şelalesi
Gizli bir bilgi daha geliyor. Burası tam bir gizli bahçe. Yine burayı da takipçilerimizden önerenler oldu, hepsine çok teşekkür ediyorum. 🙂 Toparlar Şelalesi, Köyceğiz’de bulunuyor. Google Maps veya Yandex hepsinde arattık yakınına götürdü tam içine götürmüyor. O nedenle Köyceğiz’e girdiğinizde yolun sağındaki portakalcılara sorun. Onlar size şelalenin yerini söyleyecektir. Küçücük bir tabela ile “Şelale” yazmışlar onu kaçırmamanızı tavsiye ediyoruz. Sonra küçük bir kulübenin bulunduğu kısma aracınızı parkedip yukarı çıkmaya başlıyorsunuz. Yolda suların üstünden geçmek zorunda kalacaksınız. Ayakkabı seçiminizi ona göre yapın! 🙂 Yukarı çıktıkça şelale gözünüze görünecek zaten. 🙂
Yine biz bizeyiz burada o nedenle söylemek istiyorum. Takipçim çok da bilinmesin diyor o nedenle belki bir süre sonra yazının bu kısmını imha ederiz. Ne dersiniz? Şelaleyi gördünüz durmayın ona dönüşte uğrarsınız. Yukarı doğru 100 metre daha yürüyün. Yol sizi gizli bir yere götürüyor. Taşlarda işaretler de var onlarda yardımcı olur gitmenize. Orada doğal bir havuz sizi bekliyor. 🙂 Biz gittiğimizde kimsecikler yoktu orada ve hemen yüzdük. Düşünsenize doğal kaynak suyunun yarattığı, kayaçların arasındaki bir suda yüzüyorsunuz. Di Caprio gelsin film çeksin orada! Öyle bir yer. Küçük bir havuz ama az kişi bildiği için enfes. Videonun sonlarını açarsanız bu havuzu görebilirsiniz. 🙂 Bu da size bizim kıyağımız olsun. Şimdiden aklınıza yazın. Geriye yürüyün ve biraz da şelalede eğlenin. İple sallanın, şelaleden atlayın ve hayal gücünüz ne yapmak isterse onu yapın. 🙂
10. Portakal Suyu Bir Harika Dostum
Gerek Akyaka, gerek Akyaka çevresinde bol bol portakal suyu için. Fiyatlar İstanbul fiyatlarıyla alakasız derecede ucuz ve lezzetli! Fakat size dedim ya hani Toparlar Şelalesi diye, oraya giderken Köyceğiz yönünde bulacağınız yol kenarı portakalcılardan portakal suyu içmeyi unutmayın. Lezzeti bildiğimiz portakallardan farklı, daha çok Bodrum mandalinasına benziyor. Nar suyuyla da karıştırıp çok güzel bir bardakta servis ediyorlar. Afiyet olsun! 🙂
NEREDE KALINIR?
Akyaka’da otel, butik otel gibi çok güzel seçenekleriniz var ama ben Akyaka’da kamp atmosferini tek geçerim. Eğer çok fazla kamp deneyiminiz yoksa bence Akyaka’da kamp yapın. Biz 2 kez yaptık. Çok çok mutlu ayrıldık. Geceleri doğa ile iç içe yıldızları izlemek gibisi yok. O yüzden bence kesinlikle aşağıdaki maddeyi yapın! 🙂
Akyaka Orman Kamp’ında Kamp Yapın
Türkiye’de çok fazla kamp deneyimimiz yok. Siz pusulalar için kamp etkinliklerimi artırıp samimi yorumlarımızla kampları değerlendireceğiz. Bizim kamp anlayışımız backpackerlıktan (sırt çantalı gezginlikten) ziyade keyif kampı yapmak. Arabamızı ağzına kadar doldurup, geceleri çadırda kendi tertemiz çarşaflarımızla uyumak üzerine kurulu. Siz de bizim gibi iseniz bizim önerilerimizi rahatlıkla göz önüne alabilirsiniz.
Akyaka Orman Kampı’nı ben çok seviyorum. İnsan bence arada kamp tatili yapmalı. O temiz havada güzel bir uyku çekmeli kendine. Akyaka Orman Kampı tam olarak öyle bir yer. Huzurlu, güzel manzaralı, sabah uyanıp kendinizi denize atabileceğiniz, üstelik uygun fiyatlı (Gecelik çadır başı 40 TL) bir yer. Dahası Akyaka merkeze çok yakın ve aracınızı park edecek çok yer var. İçerisinde marketi, restoranına kadar pek çok imkanı bulunuyor. Bence rüya gibi bir ortam.
Gel gelelim en önemli eksisine. Tuvaletler! Biz bayram vakti gittiğimiz için çok kalabalık olduğunu bildirmeliyim. Resmi tatil olmayan bir hafta sonu o kadar kirli bulmazsınız büyük ihtimalle tuvaletleri. Arkadaşlar, ülkece taharet musluğumuz var, ay biz çok temiziz, ıyyy Avrupa’da naparız? der dururuz ama gerçekten utandım o tuvaletlerden. Bence bizim böyle bir sorunumuz var. Tuvaletler ortak alanlarda hep pis! Burada “Yunanistan’da Kamp Nerede Yapılır?” burada da “Amerika’da Kamp Nerede Yapılır?” yazımız var. Keşke Türkiye’deki kamplar da böyle olsa dedirtiyor. Özellikle Amerika’da o tuvaletleri görmeliydiniz. Tuvalet kağıdından, sabununa her şey vardı! Neyse buna uzun bir yazıda değineceğim, o yüzden burada daha fazla uzatmıyorum. Tek eksisi tuvalet, geri kalan her şey bence ülke standartlarına göre çok güzel.
Araştırmalarım sonucunda da gördüm ki Akyaka Orman Kampı Türkiye’deki en sevilen kamplardan biri. Ben kamp ortamındaki dostluğu arkadaşlığı çok sevdim. Biz yine her zamanki gibi gezmelerdeydik, yağmur bastırmıştı. Hemen bizim sandalyelerimizi kapatıp kenara almışlar. Çok hoşuma gidiyor böyle şeyler. Kısacası keyif kampı yapacaksanız ya da ilk kamp deneyiminizi nerede yapacağınıza karar veremiyorsanız. Benim oyum güzel Akyaka’dan yana olacaktır. 🙂
AKYAKA'DA NE YENİR?
Yani aslında çok yer var ama ben sadece kefil olduklarımı yazacağım. Screen Shot (Ekran görüntüsü) almayı unutmayın! 🙂
- Her köşesinde portakal suyu içilir.
- Akçapınar Tostçusu: Efsane tost ve ayranı mideye indirilir. Meyve suları da leziz. Onu da atlamayın. 🙂
Tost: 10 TL
Ayran: 3 TL
Çay: 1 TL - Ayşe Ana’nın Yeri: Çeşit çeşit zeytinyağlıdan seç, beğen, al!
- Yörük Ali Gözlemecisi: İtalyan usulü gözleme yeme şansı sunuyorum size. Lezzet bombardımanı fesleğenli domatesli gözleme yemeden dönmek yok! 🙂
Gözleme: 10 TL
AKYAKA ROTASI
DİKKAT SCREEN SHOT ALMAYA BAŞLAYABİLİRSİNİZ! Bu bölüm size yazının özetini sunuyor. Siz not almayın diye ben yapılacakları not almış kadar oluyorum sizin yerinize bu bölümde. O yüzden bu bölüme resim eklemiyorum. Yer kaplamasın! 🙂 Ne demek efendim, görevimiz. 🙂
NOT: Kite Surf için gidecek olanlar tabii ki her gün Kite Surf yapsın. 🙂 Biz bir önceki tatilimizde surf için gittik fakat bu kez size rehber hazırlamaya gittik. O sebeple kendi rotamızdan yola çıkarak, size optimum rotayı hazırlıyorum.
1. GÜN
Akyaka’nın tadını çıkarın.
- Akyaka merkezi gezin.
- Azmak’a ayaklarınızı sokun
- Azmak’ta küçük bir tekne turu yapabilirsiniz.
- Azmak’ın serin sularına kendinizi bırakın.
- Akyaka plajlarında ve orman kampının koylarında gününüzü gün edin. 🙂
- Kite beach’e gidin. Kite yapıp, yapmak istemeyeceğinize karar verin. 🙂
- Ayşe Ana’nın yerinde zeytinyağlılardan yiyin. 🙂
2. GÜN
- Uyanır uyanmaz Yuvarlakçay’a gidin ve şelalerin üzerinde salıncaklara binin. Kahvaltı yapın.
- Akçapınar yönüne istikameti verin. Köyü kısaca turlayın.
- Amazon Kano Turu’na katılın.
- Akçapınar Tostçusu’nda leziz bir tost yiyin.
- Akyaka’ya dönüp akşamınızı beğendiğiniz bir cafe ya da barda geçirin.
3. GÜN
- Uyanın ve Akbük yolu üzerindeki gizli lezzet Yörük Ali Gözlemecisi’ne gidin! Ağzım sulandı. 😀
- Akbük koyuna devam edin. Şezlong kiralayın ve mükemmel koyun tadını çıkarın. Yazıda tüm ipuçları var. Daha ne yapayım. 🙂 Orada uzun saatler kalırsınız zaten. Deniz tatili yaptırıyorum bugün size.
- Kite Beach’e dönüp gün batımını izleyebilirsiniz.
- Akşam kampta kalıyorsanız kamp sandalyelerinizde içeceklerinizi yudumlayabilirsiniz. (Bizim tüm akşamlarımız böyle geçti <3)
4. GÜN
Bu bizim dönüş günümüz.
- Sabah Akyaka merkezde kahvaltı yapın.
- Köyceğiz’e doğru yola çıkın.
- Yoldaki portakal suyu satan yerlerde portakal suyu için. Ağzım sulandı vol. 213189347192 🙂
- Toparlar Şelalesi’ni bulun. 🙂
- Bu gizli şelaleye dair her şeyi yazımda okudunuz. Dahasına gerek yok ama gizli havuzunda yüzün. 😉
- Eve dönüüüüün.
İşte bu kadar. Bizi okuduğunuz için teşekkür ederiz. Eğer giderseniz tüm yorumlarınızı bekliyorum.
PS: Instagram’da baya etkiniz gelsenize.
Youtube’u zaten söylemiyorum bile.
Mardin gezi notlarım için tıklayınız.
4 yorumlar
[…] Gezi Pusulası […]
[…] Gezi Pusulası […]
[…] Türkiye […]
[…] Türkiye […]